Bizim Köy’de Yaşamak
Şu esen rüzgâr onarıyor beni. İçimdeki yıkıntılar bir dirilişi duyuran muştularla ürperiyor. Yeşil gönlüme doluyor. Mavi ruhuma akıyor. Arıların uğultusu, civcivlerin tatlı neşesi sarıyor dört yanımı. Yaprak kımıldıyor, insanlar çalışıyor, hemen üzerimden bir sinek vızıltıyla geçiyor. Bu karga neden bilmem ama bugün fazlaca ötüyor. Ahırdaki ineğin bir derdi olmalı. Yavrusunu mu çağırıyor yoksa? Hasılı bir hayatiyettir yaşanıyor burada.
Bütün gamların üzerinden bir silgi dokunuşuyla geçiyor yasamak hissi… Güneş yaprakların arasından yere dökülüyor biteviye. İnsanın içi kıpır kıpır… Serçeler korkmuyor bizden. Hemen yakınımızda, boyunlarını uzatarak fakat bir merak hâli içerisinde bize bakıyorlar. Erik ağacının bugün daha şen olduğunu söyleyebilirim. Ihlamurun kokusu daha başka bugün. Arılar kestane ağaçlarının kokusunu dağların yamaçlarından buralara taşıyorlar. Beyaz kelebek kovanların arasında pervasızca geziniyor. Boynumdan, serçe parmağından ve sağ yanağımdan beni birer kere sokmuş olsalar da arıları daha başka seviyorum bugün. Nefis ballarını tatmak için sabırsızlanıyorum.
Doğrusu bunca yaşamak varken üzülmeye sıra gelmiyor burada. Dağların yamaçlarından denize uzanan bulutlar, vadiden dağların doruklarına giden kara duman gibi elimizin uzanacağı bütün bir dost gibi tabiat… Gönlüme ve hep bir yarayla malûl içime ne kadar iyi geliyor bu şifa… Doğrusu bunca güzellik ve bunların içinde yaşamak hissi varken nasıl kederime bakıp da hüzünlenebilirim! Bunca nimetin teşekkürü için bile olsa gamı kederi yüreğimize çağırmamak lazım. Diyelim ki o çağrılmadan geldi. Onu göğün yağmuruyla yıkayıp yine onu göğün güneşiyle şöyle bir kurutmak lazım.
Kendimizi şimdi bulutlara, bu sonsuz gökyüzüne, uzayıp giden yeşilliklere, dallarından sarkan meyvelerin güzelliğine, çiçeklerin rengine bırakmak için daha neyi beklemedeyiz? Arıların öz topladığı bu çiçekler gibidir bütün bu dünya. Onda tıpkı bal gibi, öz gibi nice nice saadetler gizlidir bir gönül için…
6 Temmuz 2021
Bizim Köy