Dolar 35,1850
Euro 36,7050
Altın 2.967,32
BİST 9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 6°C
Hafif Yağmurlu
Afyon
6°C
Hafif Yağmurlu
Paz 9°C
Pts 8°C
Sal 5°C
Çar 5°C

Dr. Yasin Şen: Adı Yaşamak

Dr. Yasin Şen: Adı Yaşamak

Kurumsal Web Tasarım

İnsanın bıraktığı her izde müthiş bir cazibe var. O izler her geçen gün bir bir yok olurken bu yok oluşun işaret ettiği mânâlar var oluyor zihinlerde. Sanki insan ve hatıralar birer kabuk da onlar çekilip gidince geriye özdeki şey kalıyor. Yaşamak yokluğu ispat etmek gibidir bu yüzden. Fakat nasıl bir yokluğu? Yaratıcı, oldurucu ve bu hayatın kaynağı demek olan bir şeyden söz ediyorum. Mahiyetini henüz bilmediğim, fakat içimde hep hissettiğim bir şey bu…

Vehimlerle, benliğiyle, sahip olduğunu sandığı şeylerle bir ömür yaşayan insanı bir de mezarlıklarda tefekkür edin hele. Nedir bu kabuğun altındaki öz. Nedir bunca hay huyun altındaki mânâ? Bütün fânî hislerine rağmen bu insanlar neyi ispat etti? Elbette yokluğu. Niçin yaşadılar? Kemâle giden yolda bir fasıl daha geçmek için… Geçip gittiler. Hatta hiç yaşamamış gibi oldular. Geriye sadece bir iz kaldı onlardan. Fakat yürüdükleri yollarda düşünen, eşyayı tecrübe eden, rüyalar ve kabuslar gören, dertlenen de onlardı. Ümit ve hayâl eden, endişelenen, sevinen ve yine hep üzülen de, bu derin gurbeti içlerinde duyan da onlar… Böylesine duyguyla yüklü ve sonsuz bir mânevî derinlikle dolu bir varlık birdenbire nasıl oluyor da çekip gidebiliyor âlemimizden? Nasıl hiç yaşamamış gibi oluyor?

Nedir öyleyse yaşamak… Bütün bir maddî sebeplerle hayatın amacını izah edebilir misiniz şimdi? Oturup da bütün bir insan ömrünün amacının maddî bir refah arayışı olduğunu düşünebilir misiniz? Peki öyleyse… Geçip giden bu varlığı, içimizi ve dışımızı kuşatan şu yokluğu tarif edebilir misiniz?

Sanırım bu iş kelimelerle olacak gibi değil. Harcayarak ve harcanarak var olmak mümkün değil. Yaşamak fânî endişelerle, basit bir eğlence kavramıyla savuşturulacak bir mevzu değil. Ona yüklediğimiz hiç de tatminkâr olmayan anlamları yeniden düşünmemin zamanı gelmedi mi?

Sanırım bütün sancılarımız bu varlığın yokluğumuzu yüzümüze haykırmasındandır. İnsan var ve yok arasındaki dengedir çünkü. Varlığa mahkûm oldukça silikleşen fakat yokluğa yöneldikçe harikulâde bir kaynak hâline gelen bir köprü bu insan…

Dışarıda hep bir misal olarak karşımıza çıkan şeylerden geriye kalan sadece izlerdir. Eşya onun irfanına varalım diyedir. Ona sahip olalım veya onlar ebediyyen bizim olsun diye değil. Bunun adı herhalde duyguyu yaşamak olsa gerek. Sahip olduğumuzu sandığımız şeyler yerine asıl bizim olanlar aşk, merhamet, muhabbet, dostluk, sevgi, şefkat, iyilik duygusu, tefekkür, varlığa hizmet, ibadet ve hayata dâir bize bir tatmin verebilen her türlü mânevî tecrübeler değil midir!

Hayat bir yolculuk ve bunun adı yaşamak. Ve giderken bu söylediklerimizden başka işimize yarayacak nedir?

Dr. Yasin Şen
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
12 Ekim 2021 21:45
6 Kasım 2021 00:57
27 Mayıs 2021 22:53
6 Aralık 2021 04:04
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.