Dörtdivan Hisleri
Şu Dörtdivan ovası benim yazdığım yani yaşadığım mekândır. Bir yanı Aladağlar’a bakar. İçime bir heybet gelir. Köroğlu zirvesi oradan göz kırpar bana. Bir yanı Gerede’ye, bir yanı Yeniçağa’ya bakar ovanın. Bir yanı ise Bolu boyunca uzanan dağlara… İlle de üzerimde o sonsuz gökyüzü vardır. Ben Dörtdivan’da önce kalemsiz ve deftersiz yazarım.
Yıllardır Dörtdivan ovasında yürürüm, yürüye yürüye onu bitiremedim. Karşıma bir şiir çıktı, onu yazdım; bir güzellik gördüm yanında dinlendim; Ulusu’yu dinledim kıyısında. Beni de yaz diyen ve gönlüme doğan şeyleri yazmadan edemedim. Sözün özü Dörtdivan ovasını geze geze, yaza yaza bitiremedim.
Bu ova benim yaşadığım mekândır. Yazdığım mekân, yaşadığım vatandır Dörtdivan…
Hep bir odam olsun, orada yazayım da yazayım diye düşünürken Yaradan bize burayı ihsan etti. Ne iyi etti!
Dörtdivan düşünürken onu izlemek ne güzel! Dörtdivan bu kadar doluyken mütevazı bir hâl ile hiçbir şey yokmuş gibi durması ne bilgece bir tavır! Evliya duruşlu Dörtdivan, diyorum ona… Bu kadar güzelliğin ve zenginliğin sahibi olacaksın ama kimselere bir şey sezdirmeyeceksin… Ancak bu kadar olur!
Elbette Dörtdivan’a hep hüzün hâkimdir. Bunu da söylemek gerekir. Yitip giden kültürüne, göç eden nüfusuna, yok olan değerlerine sessiz sedasız ağlayan Dörtdivan’ı yüreğimle duyar, gönlümle dinlerim.
Biz ezelde Dörtdivan’dan nasiplenmişiz. Bunu düşünürüm. İlk geldiğim vakitlerde olduğu gibi “Ey güzel Dörtdivan! Sen niye beni bu kadar çok etkiliyorsun?” diye sormuyorum artık; “Ey güzel Dörtdivan bugün de bana ne öğreteceksin bakalım?” diyorum.
Dörtdivan çocuğunu yitirmiş bir ana, evladını şehit vermiş bir baba, nüfusunu şehirlere göndermiş bir köy ve viraneye dönmüş bir yayla evi edasıyla söylüyor da söylüyor bana. Ben de nihayetinde onun gibi garibanım, kaç bin yaşında olduğunu bilemediğim bu diyarın asırlık hatıralarını yüreğim dola dola, gönlüm doya doya dinliyor ve hissediyorum. Bu memleket nasıl olur da bu kadar dolu olur, demiyorum artık. Dörtdivan bu, diyorum. Anadolu diyorum, vatan diyorum, memleket diyorum. Nihayetinde ben Dörtdivan’da yaşıyorum.