Emre Çelik Yazdı ”Hayatın Farkında Olmak”

Bilir misiniz, insan beyninin çok garip, hatta muhteşem olarak tanımlayabileceğimiz özellikleri vardır. Bunlardan biri de yaşantımız için sıradan olana karşı duyarsızlaşmasıdır. Örneğin yepyeni bir otomobil aldığınızda duyduğunuz heyecanı bir süre sonra hissetmezsiniz. Ya da bir kıyafeti satın aldığınızda… “Onyomani “ adı verilen alışveriş bağımlılığının temelinde de beynin bu özelliği etkilidir. Bir nevi uyuşturucu etkisi yapar, satın alma ihtiyacı içimizdeki heyecanı arttırır ancak sahip olma dürtümüz, istediğimiz şeyi elde ettiğimizde söner. Bu bir nevi savunma mekanizması gibidir. Ancak her zaman olumlu etki yaratacağı söylenemez.

Örneğin başka insanların parfüm kokusunu çok net aldığımız halde, kendi üzerimize aynı kokuyu sürdüğümüzde bir süre sonra koku bizim için sıradanlaşır. Beynimiz o kokuyu bizim için önemsiz olarak algılar ve enerji tasarrufu yapmak için bu gereksiz ayrıntıyı göz ardı eder. İlgimizi çeken şeyleri anında fark ederken, sıradan şeylerin farkında olmamamız gibi. Kıyafetimizdeki leke, arabamızdaki toz, duvardaki çatlak…

Bütün bunlar hayatımız için küçük detaylar aslında. Olmasa da olan, olsa da bize çok fazla yarar ya da zarar sağlamayan detaylar. Ancak öyle şeyler var ki, işte onlar hayatımızı şekillendirmemizde önemli. Beynimizin bu detayları sıradanlaştırmaması lazım.

Eğitim bunlardan birisi ve belki de en önemlisi. Burada eğitimle kastettiğim şey okul sıralarında oturmak değil. Hayatın kendisi. Hayat bu kadar değişken ve gelişime açıkken bizlerin yıllar önce öğrendiğimiz bazı klişelerle hayata tutunmaya çalışmamız çok da sağlıklı olmaz. Bu nedenle heyecanımızı her an canlı tutacak ayrıntıları yaşam felsefemiz haline getirmeli ve ölene dek onları canlı tutmalıyız. Aksi takdirde sıradanlığımızın içinde boğulur ve her geçenin parfüm kokusunu keşfetmekle ömrümüz tükenir.