Gelin-Kaynana Hikâyesi
Zamanın birinde bir gelin ve kaynana varmış. Kaynana iyi biri olmasına rağmen gelin onu hiç sevmezmiş. Bir gün kaynana gelinine “Kızım bir tavuk kestir de yiyelim” demiş. Gelin kaynanasının bu teklifini hiç dikkate almamış. Kaynanası da bu isteğini sık sık tekrar edermiş. Bir gün gelin onun bu isteğinden iyice sıkılmış. Gitmiş, bir köpek yavrusunu pişirip kaynanasının önüne tavuk eti diye koymuş. Kaynanası eti yemiş ve gelinine çok dualar etmiş. “Allah razı olsun. Allah sana bir hizmet eden versin.” Demiş. Aradan epey zaman geçmiş. Kaynana ölmüş. Gelin de bu sefer kaynana olmuş. Bu yeni gelin çok iyi bir insanmış. Bir gün kaynanasının canı tavuk eti istemiş. Gelin de “Tamam anne” deyip ateşe bir tavuk koymuş. Gitmiş tencerenin kapağını açınca bir de ne görsün! Tencerenin içinde köpek eti var. Onu atmış. Bir tavuk daha kestirmiş. Onu da tencereye koymuş. Eti ateşten indirirken onun da köpek etine dönüştüğünü görmüş. Bundan dolayı hem çok korkmuş hem de çok şaşırmış. Üçüncü defa bir tavuk daha kesmiş. Bu tavuğun da başına aynı durum gelmiş. Kaynanna olup biteni fark etmiş. Bu olanların kendi kaynanasına ettikleri olduğunu anlamış. Gelin bu eti de atacakken “Getir kızım getir. Ben zamanında kendi kaynanama etmiştim. Bu benim başıma gelen ondandır” demiş. Eti ağlaya ağlaya yemiş.