Hastayı Anlamak
Elbette hekim olmanın güzel yanları çok. Beraberinde zorlukları da az değil.
En mühim şeylerden birisi hasta ile iletişim kurmaktır. Muayene hastayı ilk gördüğünüzde başlar. Renginden, duruşuna, kıyafetinden konuşmasına, ellerinden ayaklarına kadar her şey muayenenin bir parçasıdır.
Hastanın kendini ifadesi de elbette farklı farklı olabiliyor. Yöresel deyimler, derdini tam ifade edebilme endişesi güzel şeylere, gülümseten anlara da neden olabiliyor.
Bazılarını paylaşmak isterim:
Yaşını başını almış teyzem söylenerek içeri girip oturuyor.
- Teyze şikâyetin ne nereni beğenmiyorsun?
- Yavrum şöyle yağnımdan başlıyo, böğrüme kadar sokum sokum sokuluyo.
…
Yine amca azıcık da sinirli halde;
- Amca hayırdır ne derdin var
- Dertten çok ne var oğul, hayırsız evlat en başta…
- Yok neren ağrıyor, şikâyetin ne?
- Ha, hiç halım yok, canım bişey istemiyo.
- İştahsızlık mı var?
- Yok iştahım iyi, etinen baklava olsa her vakıt yenme mi!
- Tamam amca sana birkaç tetkik yapalım bakalım…
…
Güzel giyimli, kendine baktığı belli hanım sinirli girer içeri;
- Çok hastayım,
- Geçmiş olsun neyiniz var?
- Valla kirpik diplerim ağrıyor doktor bey…
…
Hanımı ile içeri giren adam azıcık da sinirli;
- Doktorum valla zorunan geldim,
- Hayırdır kim zorladı? Hanım cevaben:
- Valla şimendifer gibi doktor bey,
- Horluyor mu?
- Yani azıcık oluyordur, yorgunlukla tabi
- Ne azıcığı yahu, kafan yastığa düşer düşmez dünyalar yıkılıyor,
- E buna acilde ne yapalım? KBB ye gitmelisiniz.
- Kurban oluyum doktor bi ilaç ver de şöyle bayılıyo mu napıyosa, bi uyku yüzü görelim…
…
Gaz ağrısı belli çocuk ağlamış, ana baba da uykusuz perişan olmuştur. Ne oldu, neyi var bebeğin:
- Valla herkes söyledi heralde bunu iyesi batmış, ya da göbeği düşmüş. Yoksa bir çocuk bu kadar ağlar mı?
Kulakta vangıldama var (kulak çınlaması ya da uğultu), südülüğü durdu(idrar yapamama ya da yanması), ötürük olmuş(ishal), midem burkuluyor(bulantı) çok bildiklerimizden.
Sağlık, afiyet ve huzur ile…