Müdürler
Görev yaptığım okullarda müdürlerime çok fazla yaklaşmamaya, onlarla senli benli olmamaya ve onları mümkün mertebe eleştirmemeye çalışıyorum. Zira o makamın bir izzeti nefsinin olduğunu ve saygınlığı hak ettiğini düşünüyorum. Fakat ikinci okulum Afyonkarahisar / İhsaniye Anadolu İmam Hatip Lisesi eski müdürü Yaşar Özarı’nın ilk kitabımı takdim ettiğimde takındığı şu güzel tavrını hiç unutamam: Sohbet Medeniyeti kitabını okul kütüphanesine getirmiştim. (Başka kimseye hediye edemiyordum zira yayınevi bana 10 adet göndermişti.) Yaşar hocanın odasına gittim. Sohbet sırasında ilk kitabımdan söz ettim. Tam okul kütüphanesine getirdiğimi söyleyecektim ki, Yaşar Hoca yerinden “Allah” diyerek bir kalkış kalktı, ceketinin düğmelerini ilikledi. Beni tebrik etmek istediğini anladım. Ben de o sevinçle elini öpmek istedim. Müsaade etmedi. Sarıldık sarmaştık. Doğrusu böyle bir tebrik beklemiyordum.