Müzi̇k Eği̇ti̇mi̇nde ‘Şan Pedagoji̇si̇ Eksi̇kli̇ği̇
ANADOLU ÜNİVERSİTESİ DEVLET KONSERVATUARI’NDA ŞAN EĞİTİMİ VEREN ÖĞRETİM ELEMANI ARZU GÖK, “TÜRKİYE’DE ŞAN PEDAGOJİSİ ALANINDA BİR EKSİKLİK VAR BU KONUDA FARKINDALIK OLUŞTURMAK İSTİYORUM” DEDİ.
Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda şan eğitimi veren öğretim elemanı Arzu Gök, “Türkiye’de şan pedagojisi alanında bir eksiklik var, bu konuda farkındalık oluşturmak istiyorum” dedi.
Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda şan dersleri veren öğretim elemanı Arzu Gök, Türkiye’de şan pedagojisi alanında büyük bir eksiklik olduğuna dikkat çekti. Yaptığı çalışmalar ile şan pedagojisinde bir farkındalık oluşturmak istediğini ifade eden Gök ayrıca şan dersi için en uygun yaş grubunun ve süresinin ne kadar olabileceği hakkında konuştu. Avrupa’daki ve Türkiye’deki müzik eğitimini şan çerçevesinde karşılaştıran Gök, “Yurtdışında şan pedagogu olabilmek için bir profesörün yanında 2 yıl staj yapmak zorundasınız” şeklinde konuştu.
“Şan tekniği alanında bir pedagogumuz yok”
“Klasik müziğin ve operanın çıkış noktasının Avrupa olması sebebi ile yurtdışında ses eğitimi alan bir eğitmenin disipline bakış açısı çok daha farklı olabilmektedir” diyen Arzu Gök, “Avrupa’daki opera binalarında gerçekleşen performanslar ve temsillerinin kalitesi tartışılmaz. Türkiye’de de çok deneyimli ve değerli eğitmenlerimiz var fakat şan tekniği alanında bir şan pedagogumuz bile yok. Çünkü üniversitelerin konservatuar alanlarında böyle bir bölüm mevcut değil. Ülkemizde bu konuda uzmanlaşmak isteyenler formasyon için ayrıca bir belge almak zorundadır. Avrupa ile Türkiye arasındaki şan dengesini sağlayabilmek için şan pedagogu konusunda biraz eksiğiz. Mesela yurtdışında şan pedagogu olabilmek için 2 yıl boyunca bir profesör ile staj yapmak zorundasınız” dedi.
“Şan eğitimi sadece müzisyenler için değil tiyatro sanatlarından görev yapanlar için de mühimdir”
Şan dersinin uzman bir kişi tarafından verilmesi gerektiğini savunan Gök, “Şan dersinin amacı gereği ses tekniğinin insanlarda doğru bir şekilde oturtulması için mutlaka bir pedagog ile çalışılmalıdır. Aksi takdirde çok kötü sonuçlara yol açabilmektedir. Doğru nefes nasıl alınır, öğretilir ve diyafram nasıl daha güçlü bir şekilde kullanılır gibi teknikler, bu işin asgari boyutudur. Şan eğitimi, sadece şan öğrencileri veya müzisyenler için değil aksine tiyatro sanatlarında aktif olarak görev yapanlar için de çok mühimdir” dedi.
“Şan eğitimi 1 ile 6 yıl kadar bir zaman zarfını kapsayabiliyor”
“17-18 yaş grubundaki gençlerin sesleri mutasyona uğradığı için onların ergenlik dönemlerinde doğru egzersizler ve ses renklerini bozmadan şan eğitimi almaları daha doğru olacaktır” diyen Gök, konu ile alakalı olarak sözlerine şu şekilde devam etti:
“Nefes alma, duruş ve artikülasyon egzersizleri genellikle 10 yaş altındaki çocukların dikkat dağınıklığından dolayı zor oluyor. Ses eğitimi ise tamamen hedeflerinizin büyüklüğüne ve nerede kullanmak istediğinize bağlıdır. Sesiniz özgürleşinceye ve boğuklaşmayıncaya kadar şan derslerinin temelleri atılmalıdır. Tabi ki bunun süresi kişiden kişiye farklılar gösterebiliyor, fakat bu süreç 1 ile 6 yıl kadar bir zaman gerektiriyor. Bu derslerin amacında ve içeriğinde ise klasik opera alanında şarkı söyleyerek kişilerin hem tekniğini ve sesini geliştirebiliyor hem de vokalleri en doğru pozisyonda seslendirebiliyor. Biz buna ses disiplininde ‘belcanto tekniği’ diyoruz. “
“Türkiye’de de ‘Şan Pedagojisi’ alanında bir farkındalık oluşturmak istiyorum”
2019 yılında İtalya’nın Sicilya kentinde düzenlenen şan yarışması ve bir eğitim programına burslu olarak çağırılarak ödül kazandığını anlatan Arzu Gök, “Üniversite eğitim boyunca Şan Pedagojisi ve Sahne Sanatları Opera Bölümü’ne yoğunlaştım. Almanya’nın Köln bölgesinde düzenlenen Devlet Opera ve Balesi’nin koro sınavını kazanarak Köln Operası temsillerinde çok değerli sanatçılar ile deneyim kazandım. Bunun yanı sıra Almanya’nın birçok kentinde solist sanatçı olarak konser verdim. Açıkçası bundan sonra ise Türkiye’de özellikle şan pedagojisi alanında bir farkındalık oluşturmak istiyorum ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde bu konuda çalışmalar yapıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.