Dolar 34,5424
Euro 36,0063
Altın 3.006,41
BİST 9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 15°C
Yağmurlu
Afyon
15°C
Yağmurlu
Cts -1°C
Paz 0°C
Pts 0°C
Sal 5°C

Yasin Şen Yazdı: Bilmecelerde Tasvir

Yasin Şen Yazdı: Bilmecelerde Tasvir

Kurumsal Web Tasarım

Bilmecelerin iki ana özelliği vardır. Bunlar tasvir ve tahkiyedir. Bu iki unsur ayrıca cevabı da bulmamız hususunda işlevsel bir özellik göstermektedir. Bilmecelerin en çok kullandığı anlatım biçimlerinden tasvir, cevabın tahmininde bize en çok yardım eden bir imkân oluverir. Dolayısıyla bilmecelerde tasvir çok fazla öne çıkar. Cevabı “vapur” olan “Karşıdan baktım ağ gibi, yanına geldim dağ gibi, etekler, buz tutmuş, güllük gülistanlık gibi?”[1] bilmecesi sayısız örnekten sadece birisidir.

Bilmecelerde tasvir genelde renkler ve şeklin tarifi yoluyla olur. Renkler özellikle bilmecelerin dünyasını çözmemize yardımcı olurlar. Çünkü bilmeceler renkleri yoğun bir şekilde kullanırlar. “Bilmecelerin bin bir nakışla bezeli dünyasını seyrederken, kendinizi bir manav sergisinin önünde sanırsınız. Meyveler büyük bir renk uyumu içinde dizilmiş aralarına da, tabloyu tamamlamak için yeşil yapraklar serpilmiştir sanki.”[2]

Bilmecelerde renklerin kullanım hususuyla ilgili İlhan Başgöz ve Andreas Tietze’nin Türk Halkının Bilmeceleri kitabı ile Âmil Çelebioğlu ve Yusuf Ziya Öksüz’ün birlikte hazırladıkları Türk Bilmeceleri Hazinesi üzerinden bir inceleme yapan Fevzi Kandemir makalesinde siyah (kara, gara, kapkara, gapgara, karaca vb.), beyaz (ak, ağ, akça vb.), kırmızı (al, kızıl vb.), yeşil, sarı, mor, ala (alaca vb.), gök (gökçe), mavi, kahverengi, pembe renkleri üzerinde bir sonuca gitmeye çalışmıştır. Bu araştırmada siyah (kara, kömür, Arap), ak (beyaz, kır, boz), kırmızı (al, kızıl, kiraz), yeşil, sarı renklerinin oranı en çoktan en aza doğru sıralandığını görmekteyiz.[3]

Buna göre bilmecelerde âdeta bir renk cümbüşü meydana gelmektedir. Dolayısıyla renkler bilmecelerin üslubunun en belirgin özelliğidir. Onlar ayrıca cevabı bulmamıza yarayan birer anahtar görevindedir.

Bilmecelerdeki tasvire bazen ses unsuru da dahil olur. Cevabı “tren” olan şu bilmecede şekil yönünden tarif ağırlık kazanmıştır: “Uzunluğu urgan gibi, enniliği yorgan gibi, bağırıp çağırıp gelir, kuzulu kurban gibi?”[4]

Görüldüğü üzere halk muhayyilesi bu bilmecelerde bir şeyi tasvir ederken teşbih (benzetme), istiare ve teşhis (kişileştirme) gibi edebî sanatlardan da istifade etmektedir.

Bilmeceler, yukarıda bahsi geçen edebî sanatların yanı sıra tezatı ve olumsuzluk ekini yapılarında çokça kullanırlar. Bu durum bilmecelere güçlü bir üslup da katabilmektedir. Aşağıdaki bilmecede görülen anlatım biçimi buna bir örnek teşkil eder: “Tükenmezden yük tuttum, üremeze yüklettim, sallanmazdan geçirdim, satılmazda sarfettim?”[5] Bu bilmecenin cevabı sırasıyla “toprak, katır, taş köprü, cami”dir.

Bazı bilmecelerde yansıma kelimelerin bir tasvir ve anlatım özelliği olarak kullanıldığını ve bunun öne çıktığını görmekteyiz. Ayaş’ta derlenen ve cevabı “kahve” olan aşağıdaki bilmecede yansıma kelimelerin hakimiyeti görülmektedir:

Daracık yoldan gelir,

Çıkacık şıkacık!

Nalçalı pabuç giymiş,

Şipeşip şipeşip!

Güzelin dudağından öper,

Şipeşip şipeşip![6]

Görüldüğü üzere bilmeceler muhtevalarında güçlü bir tasvir ortaya koyabilmek için bazı anlatım biçimlerinin yanı sıra edebî sanatlardan da yararlanabilmektedir. Bunun bilmecelere önemli bir anlatım özelliği kattığı görülmektedir.

[1] Naki Tezel, Türk Halk Bilmeceleri, MEB Yay., 2. Baskı, Ankara 2000, s. 94.

[2] İlhan Başgöz-Andreas Tietze, Türk Halkının Bilmeceleri, Kültür Bakanlığı Yay., Ankara 1999, s. 51-52.

[3] Fevzi, Kandemir, “Halk Bilmecelerinde Renklerin Kullanım Sıklığı ve İşlevselliği”, Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi, Yaz-2007, C. 6, S. 21, s. 193-197.

[4]Naki Tezel, Türk Halk Bilmeceleri, MEB Yay., 2. Baskı, Ankara 2000, s. 93.

[5]Naki Tezel, Türk Halk Bilmeceleri, MEB Yay., 2. Baskı, Ankara 2000, s. 93.

[6]Amil Çelebioğlu-Yusuf Ziya Öksüz, Türk Bilmeceler Hazinesi, Kitabevi Yayınları, İstanbul 1995, s. 239.

Yasin Şen – Afyon Haber
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.